Marka Aktivizmi
Marka Aktivizmi
12 Ocak 2023
Selin Güşlü

Marka Aktivizmi

Markalar, satın alınan bir ürün veya hizmetten çok daha fazlasıdır. Bir marka ekonomik gücümüzden toplumsal hiyerarşideki konumumuza, sınıfımıza ve sosyal statümüze kadar pek çok şeyi temsil eder. Dolayısıyla markaları bu açıdan ele aldığımızda ve insan hayatına dair önemli detayların sembolü olduklarını düşündüğümüzde, müşterilerin markalardan kaliteli hizmet ve üründen çok daha fazlasını talep etmesi kaçınılmazdır. Bu beklenti özellikle günümüz dünyasında büyük boyutlara ulaşmış durumda. Tüketiciler markaların bir logo ve mağazadan fazlası olmasını istiyor, onları anlamlı ve değerli amaçlarla, fikirlerle yan yana görmeyi diliyor. Ve bu konuyla yakından ilişkili olan marka aktivizmi ifadesini de sık sık duymaya başlıyoruz. Peki nedir marka aktivizmi?

En genel anlamıyla marka aktivizmi, markaların kendi öz değerleriyle uyumlu toplumsal eylem, değişim ve dönüşümleri savunma, destekleme, teşvik etme ya da yönlendirme çabalarını kapsayan bir kavramdır. Markaların aktif olarak sosyal değişimde rol almasıdır. Bu değişimler insan hayatını, toplumsal yaşamı ve doğayı korumaya veya iyileştirmeye yönelik her türden politik, ekonomik ya da sosyal amacı bünyesinde bulundurabilir.

Dijital medyanın günlük yaşamda çok önemli bir yere sahip olduğunu dikkate alırsak, markaların kurumsal kimliklerine ve kamudaki imajlarına yönelik çalışmaları artık çok daha görünür durumda. Tüketiciler sosyal medya platformları aracılığıyla markaları kolaylıkla yakından takip edebiliyor ve onlardan yalnızca belli bir duruş, birkaç cümle ve vaat değil gerçek ve anlamlı eylemler bekliyorlar. Konuya dair istatistikleri ele aldığımızda Zeno Group’un sekiz binden fazla katılımcıyla ve sekiz farklı ülkeyi dahil ederek gerçekleştirdiği araştırmaya göre, tüketicilerin %94’ü şirketlerin güçlü bir amacı olmasının önemli olduğunu düşünmekte. Yanı sıra Y kuşağının (milenyumlar) %85’i ve Z kuşağının %88’i de dünya görüşü bakımından kendisiyle uyumlu olmayan markalara karşı mesafeli olduklarını belirtiyor. Sadece bu verilere baktığımızda bile marka aktivizminin önemini açıkça görebiliyoruz.

Bu noktada önemli bir parantez açmakta da fayda var: Marka aktivizmi ve sosyal sorumluluk çalışmaları genelde birbiri ile karıştırılsa da aslında aynı sayılmazlar. Markaların sosyal sorumluluk projeleri genelde iyi bir vatandaşlık bilinciyle ve pazarlama hedeflerine yönelik olarak ortaya çıkar. Marka aktivizmi ise direkt olarak toplum odaklıdır, toplumun gündeminde olan büyük ve çözülmesi gereken acil sorunlar üzerinden şekillenir. Örneğin bir markanın 23 Nisan’da seçili çocuk ürünlerinde indirime gitmesi ve o gün elde edeceği gelirin bir kısmını ihtiyaç sahibi çocuklara bağışlayacağını duyurması bir sosyal sorumluluk çalışması şeklinde nitelendirilebilir. 2020'nin hiç şüphesiz en çok ses getiren hareketi Black Lives Matter ve markaların bu hareket süresince gösterdikleri tepkiler, yaptıkları eylemler ise marka aktivizmi konusunun en bilindik örneklerinden biri olarak gösterilebilir.

Son olarak, markaların bu konuda dikkat etmesi gereken en önemli özelliğin samimiyet ve dürüstlük olduğunun da altını çizmek gerek. Zira tüketiciler marka aktivizmi eylemleri üzerinden çıkar sağlamayı hedefleyen ve kitlelerin duygularını sömüren tutarsız şirketleri protesto etmek konusunda asla taviz vermiyorlar. Bu nedenle markalara bir çağrıda bulunalım: Ya olduğunuz gibi görünün, ya da göründüğünüz gibi olun. Aksi takdirde tüketicilerin keseceği ceza çok ağır olabilir. 
 

Sizi Arayalım

Merak ettiğiniz tüm sorularınız için iletişim bilgilerinizi girin,
uzman ekibimiz en kısa zamanda size yardımcı olsun!

Başarıya ulaşmanız için bir form uzağınızdayız!

veya
uzman ekibimiz ile görüşün.

+90 850 304 12 02+90 232 332 14 04